Yaralanmalarda en belirgin endişelerden biri, o yaralıda kırık olup olmadığının tespitidir. İlk olarak, yaralıda herhangi bir hareketlilik olmamalı. Eğer kişi hareket edemiyorsa, bu durumu gözlemlemek çok önemli. Kırık şüphesi taşıyan yaralılarda, hemen müdahale edilmesi şart. Bu durum, durumu daha da kötüleştirmemek adına çok kritik. İlk adım, yaralının sakinleştirildiğinden emin olmaktır. Sinirli veya panik halde olan bir yaralı, kendisine veya çevresindeki bireylere zarar verebilir…
Açık bir kırık durumu varsa, açık yarayı görmezden gelmek yanlış olur. Yaralı, kanama ve enfeksiyon riski taşır. Bu durumda, kanamanın kontrol altına alınması gerekiyor. Eğer kanama yoğun bir şekilde devam ediyorsa, yaranın üzerine steril bir bez yerleştirin ve baskı uygulayın. Bu işlem, kan akışını azaltmaya yardımcı olacaktır. Aynı zamanda, yaranın üzerini kapatmak, dış etkenlerden koruyarak enfeksiyon riskini de azaltır. Akabinde, acil yardım çağırmalısınız çünkü profesyonel müdahale şart…
Yaralıyı taşıma konusunda dikkatli olmak gerekir. Evet, yaralıyı bir yere taşırken dikkatli olunmalı. Eğer kırık durumundan şüpheleniyorsanız, onu hareket ettirmek hiç de iyi bir fikir olmayabilir. Kırık, yerinden oynadığında daha büyük sorunlar doğurabilir. Bu nedenle, yaralıyı sabit bir pozisyonda tutmalısınız. Eğer sırt üstü yatırıyorsanız, başını ve boynunu desteklemek için yastık veya kıyafet gibi bir şey koyun. Bunu yaparak, omurga hasarını da önlemiş olursunuz…
Kırık şüphesi olan yaralı için ilk yardım uygulamalarını yapabilmek için mutlaka öncelikli bir bilgi birikimine sahip olmalısınız. Bu tamamen basit bir şey değil, çünkü yanlış bir hareket yaralıya daha fazla zarar verebilir. İnsanların panik anlarında, acil durumları yönetme yeteneği kaybolabilir. Eğitimli bir kişinin yardımına başvurmak da çok akıllıca bir tercih olacaktır. Unutmayın, bu hayati bir durum olabilir. Yani kimseyi yalnız bırakmamak…
Peki, yaralının bilinci açıksa ne yapmalıyız? Öncelikle, bilinci açık olan bir yaralıyı rahatlatmak çok önemli. Psikolojik destek sağlamak, acıyı azaltabilir. Onunla konuşarak durumu kontrol altında tutmak ve dikkatini başka bir şeye yönlendirmek yararlıdır. Ayrıca, idrar veya dışkı kaçırma durumlarına karşı da hazırlıklı olmalısınız. Bu durumlar, yaralının panik yapmasını engelleyecek şekilde kontrol altında tutulmalıdır…
Durum kötüleşmeden hemen yardım çağırmak gerekli. Ancak hastaneye gitmeden önce, yaralının durumunu nasıl değerlendireceksiniz? Yaralının solunumunu ve nabzını kontrol edin. Eğer soluk alma zorluğu yaşıyorsa, hemen acil yardım çağırılmalı ve kesinlikle onunla konuşmayı sürdürmelisiniz. Sakin ve temkinli bir ses tonu ile, yaralının kendini güvende hissetmesine yardımcı olun. Bu, hem fiziksel hem de psikolojik bakım açısından son derece önemlidir…
Şimdi, yaralının özel bir tedavi gereksinimi olup olmadığını anlamalıyız. Kırık olup olmadığından şüpheleniyorsanız, yaralıya herhangi bir ilaç vermekte acele etmeyin. Acı kesiciler, durumu daha karmaşık hale getirebilir. Bunun sebebi, yaralının durumu kötüleştiğinde, acı kesicinin etki alanını bilmeden müdahale etmemizdir. Bazen basit bir paracetamol bile, yaralının durumu üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Gerekli testler ve muayeneler, ancak hastaneye götürüldüğünde yapılmalı…
Son olarak, ací yardım ekipleri gelene kadar sabırlı olmalısınız. Yaralıyı yalnız bırakmadan, havanın soğumasına dikkat edin. Aşırı soğuk, yaralının şok durumuna girmesine neden olabilir. Bunun önüne geçmek için, üzerini örtmek veya sıcak tutmak oldukça faydalı olacaktır. Yani, yaralıyı sıcak tutmak ve ona refakat etmek… Beklerken, yaralının yanında olup destek olmak, onun moral bulmasına yardımcı olacaktır…
Bu yazıda bahsedilen detaylar, acil durum anlarında daha bilinçli ve hazırlıklı olmanıza yardımcı olacak. İyi bir ilk yardım eğitimi almak, her zaman bir adım önde olmanızı sağlar…
